Kemal Cankaya

AKP, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde sandıkta aldığı ağır yenilginin sonuçlarını hazmedemedi. Seçim sonrası süreçte sandıkta alamadıkları belediyeleri sıkıntılı süreçlere sokmak adına pek çok illegal yola başvurdu diyebilir miyiz?

Şöyle ki, “geçmişte AKP döneminde ihale alan” CHP döneminde ihale almaya devam eden iş insanlarının yalan beyanlarıyla hareket ederek, ihalede usulsüzlük ve rüşvet alışverişi gibi hiçbir delil içermeyen gerekçelerle, üçüncü şahıslar üzerindeki duyumlarla, sözde gizli tanık ve itirafçılar türetilerek, yerel seçimlerde kent uzlaşısı ve yapılan ittifakla kazanılan ilçelerde de terör ile hiçbir ilişkisi-bağı olmayan insanları, PKK/ KCK terör örgütü ile ilişkilendirerek CHP’li belediyelere operasyonlar çekildi.

Yani sandıktan alınamayan seçimler; gizli tanıklar, itirafçılar, iftiracılar üzerinden “yargı” yoluyla CHP’li belediyelere kayyum atandı. Terörle ilişkilendirilmeyen tutuklanan belediye başkanlarının yerine, meclis içerisinde yapılan seçim ile başkan vekâleti belirlendi. Evet en azından demokrasi bu noktada işledi.

BELEDİYELERİ “SİLKELEYİN”

CHP’li belediyelere diz çökertmek için, AKP’li belediyeler döneminde kalan müteahhit borçları başta olmak üzere SGK-vergi borçları, seçim sonrası AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “silkeleyin” talimatı üzerine CHP’li belediyelerin iller bankasından düşen paylarının yüzde 50 üzerinde kısmı kesilerek, AKP’li belediyelerin bıraktıkları SGK ve vergi borçları peşin olarak tahsil ediliyor.

Bir yandan belediyelerin borçları ödeniyor. Buda ilerleyen süreçte gayri ahlaki hiçbir yola bulaşmayan CHP Belediyelerinin önünü açacaktır.

Yani anlayacağınız o ki, CHP’li belediyelere hizmet yaptırmamak için her türlü acımasızca yol deneniyor.

MEHMET MURAT ÇALIK SERBEST BIRAKILMALI

Hiçbir suçu olmayan, sağlık sorunu olan belediye başkanları ve bürokratlar yaşamlarıyla cezalandırılıyorlar.

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat gibi, ağır sağlık sorunu olan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, geçmişte iki önemli kanser vakası atlattı. Yaşadığı cezaevi koşulları nedeni ile kanser hastalığı yeniden nüksetti. Başkan Çalık 95 günlük tutukluluk süresi içerisinde hızlı bir şekilde kilo verdi. Bu durum avukatları ve ailesi tarafından dile getirildi.

İnsanların yaşamları bu kadar ucuza alınmamalı, hiçbir suçu olmamasına rağmen ağır sağlık sorunu olan bir insanı sağlıksız ortamlarda tutmak bir insanlık suçudur.

Derhal Mehmet Murat Çalık serbest bırakılmalı!

MERKEZDEN BURSA İÇİN MANDALA BASILDI!

İstanbul’a ve Adana’ya operasyonların ardından, Bursa’ya dair yandaşlar tarafından üretilen dedikodular ile aslı astarı olmayan suçlamalar ortalıkta dolaşmaya başladı.

Sahte hesaplardan algı yönetimleri-saldırılar bir merkezden mandala basılarak hayata geçirildi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e yönelik olarak yapılan operasyon kapsamında, Ergün inşaat sahibi Eski Bursaspor Başkanı Müflis İş İnsanı Emin Adanur, itirafçı olmak istediğini beyan etti. Sosyal medya üzerinden çok ağır suçlamalar yaptı.

Ama bilinen gerçek ise emlakçı arkadaşı tarafından inşaat halindeki dairelerin birçok insana satıldığı. Tapu talep noktasında ödeme yapan tapularını alamayan insanlar tarafında dolandırıcılık davası açıldı. Bu davalarda Adanur’un ceza aldığı biliniyor.

Son olarak alınan duyumlara göre Adanur Yunanistan’a kaçarak siyasi sığınma talebinde bulunmuş. Duyumlar bu yönde.

Asıl dedikodu Bursa Valiliğinin 7 gün boyunca her meskun mahalde açık-kapalı alanlarda toplantı-gösteriş-yürüyüş yapılmasını yasaklaması. Sonrası ise ipe sapa gelmez yorumların yapılması. Bursa valiliğine yasaklamanın gerekçesi sorulduğunda ise net bir bilgi verilmediği biliniyor.

Yani bu durumdan aklı evvel bazı tipler, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mustafa Bozbey’in görevden el çektirileceği yönünde sonuç çıkarmışlar bu durumdan.

DOKUNAN YANAR!

Bursa Büyükşehir Belediyesi meclis çoğunluğunu elinde bulunduran cumhur ittifakı içerisinde bulunan bazı siyasilerle kapalı kapılar ardından görüşmeler yapan, garip isimler duyuyorum. Bu isimler millet ittifakı cephesinden. Umarım dedikodudan öteye geçmez!

Leş bekleyen akbabalar gibi, kuyu kazıyanlar olduğu da aşikar.

Mustafa Bozbey’ e, Erkan Aydın’a kumpas kurmaya kalkanlar, Yüksel Baysal’ın dediği gibi “dokunan yanar!”

Her geçen gün yapılan baskılamalar tutuklamaların, insanları daha da keskinleştirdiğini görüyoruz.

Bu da, AKP’ye hiçbir şey kazandırmadığı gibi, her geçen” gün-ay-yıl” oylarının erimesini beraberinde getiriyor.

ANAP, Doğru Yol, DSP gibi tabela partisi olmaya doru yol alıyor AKP.

Yapılanların toplum karşısındaki algısı “çok büyük bir zulüm” olduğu yönünde.

Bırakın CHP’li belediyelerin yakasını! İşlerini yapsınlar.